BORÇKA MELEK ANITI

Borçka’nın mistik topraklarında, Melek ailesinin birliği ve derin vizyonu, somut bir anıtta hayat buldu. Cumhur Suer Melek yönetiminde, Ayşe Alkan Melek, Fatma Oral Melek, Sevgi Melek, Arif Öncü Melek, Cüneyt Melek ve Zeliha Güngör Melek’in katılımıyla yapılan aile toplantıları, anıt fikrini doğurdu. “Bu topraklar için, bu toprakların evladı Hüseyin Yılmaz Melek ve Borçkalı muhteşem insanlar için biz ne yapabiliriz?” diye birbirlerine sorarlar. Bu önemli soru, ailece bir araya geldikleri evin sıcak atmosferinde, babalarının öğrettiği dayanışma ve sevgi ruhuyla cevap buldu.

Soldan sağa: Cumhur Suer Melek, Fatma Oral Melek, Ayşe Alkan Melek, Zeliha Güngör Melek, Sevgi Melek, Arif Öncü Melek, Cüneyt Melek

24 aylık titiz ve özverili çalışmanın ardından, Borçka’nın doğasını, tarihini ve kültürünü temsil eden bir eser ortaya çıktı. Bu eser meydanda kesişen üç caddenin her birine, bölgenin üç değerli ürününden biri gelecek şekilde özel olarak planlandı. Borçka’nın kültürel değerlerini ifade etmesi için tasarlandı. Eserin en üst kısmına yerleştirilen bölgenin tescilli ve karakteristik ürünü olan demir elma, bölge için önemine işaret etmesi adına elmas kesim şeklinde biçimlendirildi. Tescilli demir elma, üç ayak ile tasvir edilen yöre halkının elleri üzerine yerleştirilerek, bölge için ne kadar değerli olduğu ifade edildi. Bu simgeler, sadece görsel bir tercih değil, aynı zamanda topraklara duyulan derin sevgi ve yerel kültüre olan saygının bir yansımasıydı.

Bölgenin önemli geçim kaynaklarından olan çay, fındık ve bal ise dağlık ve engebeli olan bölgeyi temsil eden eğimli yükselti üzerine yerleştirildi. Her bir ürüne ait spesifik bir bilgi figürün alt kısmında yer alan pirinç levhalar üzerine yazıldı.

Eserin malzemeleri, gelecek 200-300 yıl boyunca ayakta kalacak şekilde özenle seçildi. Mermerler ocaklarda belirlendi ve CNC makinelerinde bloklar halinde kesildi. Metal kısımlar 316 L kalite paslanmaz inox malzemeden yapıldı, elma kısmı ve ürünlerin objeleri ise saf pirinç malzemeden yapıldı. Eserin saati, uydudan otomatik zaman ayarlama teknolojisi ile donatıldı. Zemin etüdünden sonra beton ve statik yapı, yüzyıllar boyunca kalacak şekilde inşa edildi.

Bu anıt, Borçka’nın ve Hüseyin Yılmaz Melek’in hikayesini gelecek nesillere taşıyacak bir simge haline geldi. Eser, Borçka’nın ruhunu taşıyor ve Hüseyin Yılmaz Melek’in anısını yaşatıyor. Bu eserle birlikte, Borçka’nın dağlarında, sokaklarında, kahvehanelerinde birlikte yaşamanın gururunu ve babalarının bu topraklara olan bağlılığını hissedecekler. Ve bu eser, Borçka’nın doğal ve kültürel mirasını yücelterek, Hüseyin Yılmaz Melek’in topraklarına olan sonsuz aşkını ve hizmetini ölümsüzleştirecek.